2010 yılında dünyaevine giren Nagehan Alçı ve Rasim Ozan Kütahyalı çifti, 2023 yılında 13 yıllık evliliklerini anlaşmalı olarak sonlandırmıştı. Ancak Rasim Ozan Kütahyalı ile Nagehan Alçı arasındaki sular durulmuyor. Nagehan Alçı, daha önce Rasim Ozan Kütahyalı için "Hukuk tanımaz. Her şeyi aldı. Bir lira nafaka ödemiyor. Alamıyorsun, hacze koyuyorsun… Kaç kişi hacze koymuş meğer. Rahat, haczini falan da takmıyor, herkese borçlu, herkesle davalık, herkes mağdur. ‘Alabilen alsın’ diyor, o da rahatsız olmuyor." demişti.
Geçen sene boşanan gazeteci Nagehan Alçı ile TV yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı arasındaki nafaka davasının duruşması dün yapıldı. Rasim Ozan Kütahyalı'nın mahkemeyi oyaladığını belirten Nagehan Alçı, davayla ilgili Odatv'ye açıklama yaptı ve 'Biz boşanalı 3 Ekim'de tam bir yıl olacak, dün onun duruşması vardı. Rasim çocukları için ödemesi gereken aylık 40 bin liralık nafakanın bir yıldır tek bir kuruşunu ödemedi. Mahkemeyi kredi kartlarını ödediği banka makbuzlarını sunarak oyalıyor. Nafaka hemen alınır deniyor öyle değil. Ben alamıyorum.' ifadelerini kullandı.
İDDİALARA YANIT VERDİ
Öte yandan Rasim Ozan Kütahyalı Nagehan Alçı’nın 7 Haziran 2024 tarihinde ortak konutlarına girip kendisine ait cep telefonunu çaldığını iddia ederek Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Konuyla ilgili Oda Tv'ye konuşan Alçı; davaya konu olan telefonun ortak evlerinde kendi telefonu diye aldığı ama sonrasında Rasim Ozan Kütahyalı’nın olduğunu fark ettiği telefon olduğunu belirti. Nagehan Alçı, telefonu kendisinin savcılığa teslim ettiğini söyleyerek, "Telefonda Rasim Ozan Kütahyalı’nın benimle ilgili mesajlaştığını, kendisini polis olarak tanıtarak iftiralar attığını ve beni hedef göstermeye çalıştığını gördüğüm, bunun da suç olduğunu bildiğimden dolayı savcılığa verdim. Rasim Ozan Kütahyalı’nın ‘hırsızlık’ dediği olayın ana konusunu ben kendim savcılığa teslim ettim. Söz konusu telefon suç delili olarak savcılıkta, bunun altını çizeyim" dedi.
10 YILA KADAR HAPİS CEZASI
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı hazırladığı iddianamede şüpheli Nagehan Alçı’nın, cep telefonunu yanlışlıkla aldığını beyan ettiği, Nagehan Alçı’nın, bilgi sahibine cep telefonunun kendisinde olmadığına dair mesajlar attığı vurgulandı. Aziz Özen'in haberine göre, iddianamede Alçı’nın, Kütahyalı’ya ait cep telefonunu ortak ikametlerinden almak suretiyle üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediği ve hakkında kamu davası açmaya yeterli delil elde edildiği belirtilerek ‘Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık’ suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi.
Geçen aylarda Alçı'nın itirafları sosyal medyanın gündemine oturmuştu. Kütahyalı herhangi bir şey yazmaya bile gerek duymadam eski eşinin daha önce payaştğı bir tweet'i sosyal medya hesabından paylaşıp yine Alçı'nın o dönem yayınlanan haberi paylaşarak eski eşinin 'O benim her zaman dostum ve fikirdaşım olacak.' sözlerini hatırlatmıştı.
NAGEHAN ALÇI ŞU SÖZLERE YER VERMİŞTİ
Alçı X hesabından yaptığı paylaşımlarda; psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddet gördüğünü ve bu olayların her seferinde üstünü örttüğünü söyledi ve şu sözlere yer verdi; 'Hayatımın en büyük pişmanlığı Klavyenin başındaki en zor dakikalarım bunlar. Yıllardır kendime itiraf edemediğim, içimde biriktirdiğim bazı gerçeklerden bahsetme vakti geldi… İnsan bazen hayatla tuhaf mücadele yöntemleri buluyor. Çeşit çeşit savunma mekanizmaları icat ediyor. Başkaları için avaz avaz bağırırken kendi için hep susuyor, içine atıyor. Ben uzun, çok uzun yıllardır tahayyül edemeyeceğiniz boyutlarda psikolojik, fiziksel ve ekonomik bir şiddet sarmalının içinde yaşadım.'
Evliliğim boyunca maruz kaldığım şiddet ve korkunç boyutlardaki manipülasyonun üzerini çocuklarıma bu hikayeyi miras bırakmayayım, böyle bir şeyle anılmasınlar, kendi mağduriyetim işimin önüne geçmesin, diyerek örttüm. En büyük pişmanlığım onca zaman yaşadıklarım sanki kendi kusurummuş gibi susmuş olmamdır. Uğradığım şiddetle kendi kendime baş etmeye çalıştım. Yıllarca bunları-kendi şahit oldukları hariç- ailemle dahi paylaşmadım. Bunun yalnızca iki istisnası var…
Kardeşim Lalehan Gülle ve avukatım Gözde Egemen. İkisi de her şeye şahit… Yıllarca korkudan boşanmaya cesaret edemedim. Korunmak için kapıya polis çağırdığımı, geldiklerinde haberlere konu oluruz çocuklar kötü etkilenir diye vazgeçip geri gönderdiğimi bilirim. Şimdi açıp çekmecelere bakıyorum, Gözde ile hazırladığımız 2019 tarihli boşanma dilekçeleri var…Hiç birini işleme koyamamışım… Nihayet geçen yıl cesaretimi toplayıp sırf bu şiddet ve işkenceden kurtulmak için dava açtım fakat yine tehdit edilerek bana dayatılan boşanma şartlarını kabul ettim. Ancak boşanmakla da şiddetten kurtulamadım sevgili hemcinslerim…
Her gün hakarete ve iftiraya uğramaktan, tehdit edilmekten kurtulamadım. Ama artık susmayacağım. Gerekli hukuki süreçleri başlatıyorum. Hukuka ve adalete güvenim tam. Şayet benimle empati kuran kadınlar varsa, onlara diyorum ki sizi çok iyi anlıyorum ama lütfen susmayın!