Milliyet yazarlarından Melih Aşık köşesinde 'Çankaya’da poker' başlıklı yazısında şu şekilde ifade etti:
Dış politika bir kumar mıdır?
Asla..
Peki kumar masasında dış politika konuşulur mu?
Atatürk konuşmuştur.
Büyük devletlerin nabzını kumar masasında tuttuğu olmuştur...
Ne demek istediğimizi Tarihçi Andrew Mango’nun “ATATÜRK Modern Türkiye’nin Kurucusu”adlı kitabından yaptığımız alıntıyla anlatalım...(S.577)
“... 17 Haziranda Şah’ın onuruna Ankara Palas Otelinde verilen ziyafetten sonra İngiltere’nin yeni Büyükelçisi Sir Percy Loraine, sabaha kadar süren bir poker oyununa davet edildi. Büyükelçinin anlattığına göre Atatürk, “oyundan büyük keyif alıyordu. Çok yetenekli bir oyuncuydu ve epey kazanmıştı, ama oyun sona erince, kazanan ve kaybeden olmaması için bütün fişlerin karıştırılması için ısrar etmişti.”
20 Şubat 1928’de yine poker oynamak için davet ettiği ABD Büyükelçisi Joseph Grew’a da aynı şekilde davranmıştı. Loraine, Atatürk’e hayrandı, ama aralarında özel bir dostluğun kurulduğunu iddia etmek abartılı olur. Oyundan sonra Atatürk kendisine İngiltere ile dostça ilişkiler sürdürmek istediğini söyleyince, Loraine böyle bir ilişkinin Türkiye’nin Rusya ile olan dostluğuna zarar vermeyeceği güvencesini verdi.”
İngiliz ve ABD büyükelçilerini davet edip onlarla sabaha kadar poker oynayarak dış politika konusunda nabzı yoklamak... Kazandığı parayı almayarak bunu kumar olmaktan çıkarmak. Sanırız bunları yapan bir başka dünya lideri olmamıştır.