TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada, Orta Vadeli Programın (OVP) Fiyat İstikrarı ve Finansal İstikrar bölümünde öncelikli reform alanı olarak düzenlenmek istenen "İkinci Basamak Emeklilik Sistemi"nin işçilerde önemli bir endişe ve rahatsızlığa yol açtığı belirtildi.
"BU HAKTAN YARARLANAMAYAN İŞÇİLERİN KAPSAMA ALINMASI AMAÇLANIYORSA BU KONUDA KATKI VERMEYE HAZIR OLDUĞUMUZ HER ZAMAN İFADE EDİLMİŞTİR"
Kıdem tazminatının 1936'dan bu yana yapılan her değişiklikte gelişme kaydederek işçiler bakımından taviz verilmez, vazgeçilmez, kazanılmış bir hak haline geldiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"TÜRK-İŞ, kıdem tazminatı hakkının aşındırılması, biçim değiştirmesi, emekliliğin bir parçası haline getirilmesini değil, korunması ve geliştirilmesi gerektiğini savunmaktadır. Bu haktan yararlanamayan işçilerin kapsama alınması amaçlanıyorsa bu konuda katkı vermeye hazır olduğumuz her zaman ifade edilmiştir. OVP'de böyle bir düzenleme teklifinin gündeme gelmesi ve tartışılması çalışma hayatının huzurunu bozmuştur. Getirilmek istenen emeklilik sistemiyle amaçlanan emeklilerin gelir kaybını telafi edecek ve çalışma dönemindeki yaşam standartlarını korumayı sağlayacak bir yapının oluşturulması değil, ekonominin kaynak ihtiyacının karşılanmasıdır."
"KIDEM TAZMİNATINDA HAK KAYBINA NEDEN OLABİLECEK GİRİŞİMLER ARTIK SONA ERMELİDİR"
İşçi kesiminin kıdem tazminatı hakkının tartışmaya açılmasından rahatsızlık duyulduğu belirtilen açıklamada, "Kıdem tazminatının özüne yönelik herhangi bir düzenleme, işçilerin verimliliğini ve çalışma motivasyonunu olumsuz etkileyecek, iş barışını bozacaktır. İşçiler için geleceğinin güvencesi olan kıdem tazminatının enflasyon karşısında aşınmasına artık 'dur' denilmeli, kıdem tazminatında hak kaybına neden olabilecek girişimler artık sona ermelidir." ifadeleri kullanıldı.
"FEDAKARLIĞI, GEÇMİŞ DÖNEMDE GELİR VE SERVETLERİNİ ARTIRANLAR YAPMALI"
Ekonomik ve mali krizi hafifletmek ve ortadan kaldırmak için birtakım politikaların uygulanmaya çalışıldığına dikkat çekilen açıklamada, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Ülke ekonomisinde bir kriz yaşandığı açıktır. Başta işçiler olmak üzere dar ve sabit gelirli kesimlerin geçim şartları ağırlaşmıştır. Gerçekleşen yüksek enflasyon ücret zamlarının etkisini ortadan kaldırmış, alım gücü giderek azalmıştır. Vergi yükü taşınmaz boyutlara gelmiştir. Çalışanların beklentisi, yaşama ve çalışma şartlarını iyileştirecek tedbirlerin süratle yürürlüğe girmesidir. Fedakarlığı, geçmiş dönemde gelir ve servetlerini artıranlar yapmalıdır." (AA)
'KIDEM TAZMİNATI' İDDİALARI
Orta Vadeli Program’da (OVP) kıdem tazminatına ilişkin önemli bir değişikliğin yapılacağının ilk sinyalleri verilmişti. Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) adı ile yeni bir emeklilik sistemi üzerinde çalışıldığı ifade edilen OVP’de, ‘emeklilikte oluşacak gelir kaybı, çalışma döneminde yaşam standartlarını korumak, ek emeklilik geliri ve hane halkı tasarruflarına’ yönelik adım atılacağı, kıdem tazminatı hakkının ise TES fonuna geçeceği öğrenilmişti. Bu durum "Kıdem tazminatı kalkıyor mu?" sorusunun yanıtının merak edilmesine neden olurken konuyla ilgili Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'dan da bir açıklama gelmişti.
Yılmaz, “Burada hükümetlerimizin yaklaşımı şu. İşçi kesiminin temsilcileriyle, istişare içinde bu işi sonuçlandırmak. Yani tek yanlı bir çözüm dayatmak değil. Çözülmesi gereken bir mesele mi? Evet öyle. Ama bunu istişarelerle, işçi ve işveren dengesi içinde ve özellikle işçi kesiminin temsilcileri, sendikalarla istişare içinde bu konuya yaklaşmak. Kıdem tazminatında maalesef çok ciddi problemler de var. Ödenmeme meseleleri var. Başka sıkıntılar var. Oluşturduğu bir belirsizlik var. Özellikle iş dünyası firmaları üzerinde. Dolayısıyla bir dönem bir fon oluşturup bununla bu problemi çözme gibi bir yaklaşım vardı. Dolayısıyla bunlar önümüzdeki dönemde yine Türkiye'nin gündemde olan konuları olacak” ifadelerini kullanmıştı.